sararmak

Turkish

Etymology

From Ottoman Turkish صارارمق.

Verb

sararmak

1. to become yellow
2. to become pale

Conjugation

Conjugation of sararmak (aorist in -V⁴r)

Note: Actual conjugations can be more complex than tables below. Compound forms with the auxiliary olmak not shown. See also Appendix:Turkish suffixes#Verbs.

Positive declarative
infinitive			sararmak
impersonal participle	imperfective		sararan
	perfective		sararmış
	prospective		sararacak
personal participle	non-prospective		sarardığım	sarardığın	sarardığı	sarardığımız	sarardığınız	sarardıkları
	prospective		sararacağım	sararacağın	sararacağı	sararacağımız	sararacağınız	sararacakları
verbal noun			sararma
way of doing			sararış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sararırım	sararırsın	sararır	sararırız	sararırsınız	sararırlar
		imperfective	sararıyorum	sararıyorsun	sararıyor	sararıyoruz	sararıyorsunuz	sararıyorlar
	past	perfective	sarardım	sarardın	sarardı	sarardık	sarardınız	sarardılar
		imperfective	sararıyordum	sararıyordun	sararıyordu	sararıyorduk	sararıyordunuz	sararıyorlardı (or sararıyordular)
	future		sararacağım	sararacaksın	sararacak	sararacağız	sararacaksınız	sararacaklar
inferential	perfective		sararmışım	sararmışsın	sararmış	sararmışız	sararmışsınız	sararmışlar
	aorist		sararırmışım	sararırmışsın	sararırmış	sararırmışız	sararırmışsınız	sararırlarmış (or sararırmışlar)
	imperfective		sararıyormuşum	sararıyormuşsun	sararıyormuş	sararıyormuşuz	sararıyormuşsunuz	sararıyorlarmış
conditional	simple		sararsam	sararsan	sararsa	sararsak	sararsanız	sararsalar
	perfective		sararsaydım	sararsaydın	sararsaydı	sararsaydık	sararsaydınız	sararsaydılar
optative			sararayım	sararasın	sarara	sararalım	sararasınız	sararalar
progressive			sararmaktayım	sararmaktasın	sararmakta	sararmaktayız	sararmaktasınız	sararmaktalar
necessitative			sararmalıyım	sararmalısın	sararmalı	sararmalıyız	sararmalısınız	sararmalılar
imperative				sarar	sararsın		sararın	sararsınlar
Positive interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sararır mıyım?	sararır mısın?	sararır mı?	sararır mıyız?	sararır mısınız?	sararırlar mı?
		imperfective	sararıyor muyum?	sararıyor musun?	sararıyor mu?	sararıyor muyuz?	sararıyor musunuz?	sararıyorlar mı?
	past	perfective	sarardım mı?	sarardın mı?	sarardı mı?	sarardık mı?	sarardınız mı?	sarardılar mı?
		imperfective	sararıyor muydum?	sararıyor muydun?	sararıyor muydu?	sararıyor muyduk?	sararıyor muydunuz?	sararıyorlar mıydı?
	future		sararacak mıyım?	sararacak mısın?	sararacak mı?	sararacak mıyız?	sararacak mısınız?	sararacaklar mı?
inferential	perfective		sararmış mıyım?	sararmış mısın?	sararmış mı?	sararmış mıyız?	sararmış mısınız?	sararmışlar mı?
	aorist		sararır mıymışım?	sararır mıymışsın?	sararır mıymış?	sararır mıymışız?	sararır mıymışsınız?	sararırlar mıymış?
	imperfective		sararıyor muymuşum?	sararıyor muymuşsun?	sararıyor muymuş?	sararıyor muymuşuz?	sararıyor muymuşsunuz?	sararıyorlar mıymış?
conditional	simple		sararsam mı?	sararsan mı?	sararsa mı?	sararsak mı?	sararsanız mı?	sararsalar mı?
	perfective		sararsa mıydım?	sararsa mıydın?	sararsa mıydı?	sararsa mıydık?	sararsa mıydınız?	sararsalar mıydı?
progressive			sararmakta mıyım?	sararmakta mısın?	sararmakta mı?	sararmakta mıyız?	sararmakta mısınız?	sararmaktalar mı?
necessitative			sararmalı mıyım?	sararmalı mısın?	sararmalı mı?	sararmalı mıyız?	sararmalı mısınız?	sararmalılar mı?
Negative declarative
infinitive			sararmamak
impersonal participle	imperfective		sararmayan
	perfective		sararmamış
	prospective		sararmayacak
personal participle	non-prospective		sararmadığım	sararmadığın	sararmadığı	sararmadığımız	sararmadığınız	sararmadıkları
	prospective		sararmayacağım	sararmayacağın	sararmayacağı	sararmayacağımız	sararmayacağınız	sararmayacakları
verbal noun			sararmama
way of doing			sararmayış
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sararmam	sararmazsın	sararmaz	sararmayız	sararmazsınız	sararmazlar
		imperfective	sararmıyorum	sararmıyorsun	sararmıyor	sararmıyoruz	sararmıyorsunuz	sararmıyorlar
	past	perfective	sararmadım	sararmadın	sararmadı	sararmadık	sararmadınız	sararmadılar
		imperfective	sararmıyordum	sararmıyordun	sararmıyordu	sararmıyorduk	sararmıyordunuz	sararmıyorlardı
	future		sararmayacağım	sararmayacaksın	sararmayacak	sararmayacağız	sararmayacaksınız	sararmayacaklar
inferential	perfective		sararmamışım	sararmamışsın	sararmamış	sararmamışız	sararmamışsınız	sararmamışlar
	aorist		sararmazmışım	sararmazmışsın	sararmazmış	sararmazmışız	sararmazmışsınız	sararmazlarmış
	imperfective		sararmıyormuşum	sararmıyormuşsun	sararmıyormuş	sararmıyormuşuz	sararmıyormuşsunuz	sararmıyorlarmış
conditional	simple		sararmasam	sararmasan	sararmasa	sararmasak	sararmasanız	sararmasalar
	perfective		sararmasaydım	sararmasaydın	sararmasaydı	sararmasaydık	sararmasaydınız	sararmasaydılar
optative			sararmayayım	sararmayasın	sararmaya	sararmayalım	sararmayasınız	sararmayalar
progressive			sararmamaktayım	sararmamaktasın	sararmamakta	sararmamaktayız	sararmamaktasınız	sararmamaktalar
necessitative			sararmamalıyım	sararmamalısın	sararmamalı	sararmamalıyız	sararmamalısınız	sararmamalılar
imperative				sararma	sararmasın		sararmayın	sararmasınlar
Negative interrogative
			singular			plural
			1st person	2nd person	3rd person	1st person	2nd person	3rd person
			ben	sen	o	biz	siz	onlar
indicative	present	aorist	sararmaz mıyım?	sararmaz mısın?	sararmaz mı?	sararmaz mıyız?	sararmaz mısınız?	sararmazlar mı?
		imperfective	sararmıyor muyum?	sararmıyor musun?	sararmıyor mu?	sararmıyor muyuz?	sararmıyor musunuz?	sararmıyorlar mı?
	past	perfective	sararmadım mı?	sararmadın mı?	sararmadı mı?	sararmadık mı?	sararmadınız mı?	sararmadılar mı?
		imperfective	sararmıyor muydum?	sararmıyor muydun?	sararmıyor muydu?	sararmıyor muyduk?	sararmıyor muydunuz?	sararmıyorlar mıydı?
	future		sararmayacak mıyım?	sararmayacak mısın?	sararmayacak mı?	sararmayacak mıyız?	sararmayacak mısınız?	sararmayacaklar mı?
inferential	perfective		sararmamış mıyım?	sararmamış mısın?	sararmamış mı?	sararmamış mıyız?	sararmamış mısınız?	sararmamışlar mı?
	aorist		sararmaz mıymışım?	sararmaz mıymışsın?	sararmaz mıymış?	sararmaz mıymışız?	sararmaz mıymışsınız?	sararmazlar mıymış?
	imperfective		sararmıyor muymuşum?	sararmıyor muymuşsun?	sararmıyor muymuş?	sararmıyor muymuşuz?	sararmıyor muymuşsunuz?	sararmıyorlar mıymış?
conditional	simple		sararmasam mı?	sararmasan mı?	sararmasa mı?	sararmasak mı?	sararmasanız mı?	sararmasalar mı?
	perfective		sararmasa mıydım?	sararmasa mıydın?	sararmasa mıydı?	sararmasa mıydık?	sararmasa mıydınız?	sararmasalar mıydı?
progressive			sararmamakta mıyım?	sararmamakta mısın?	sararmamakta mı?	sararmamakta mıyız?	sararmamakta mısınız?	sararmamaktalar mı?
necessitative			sararmamalı mıyım?	sararmamalı mısın?	sararmamalı mı?	sararmamalı mıyız?	sararmamalı mısınız?	sararmamalılar mı?

References

• Redhouse, James W. (1890) “صارارمق”, in A Turkish and English Lexicon‎^[1], Constantinople: A. H. Boyajian, page 1153